KURTLAR VADİSİ FİLİSTİN

Pana Film’in yapımcılığını üstlendiği Türkiye’nin en büyük filmi “Kurtlar Vadisi Filistin”’in çekimleri, Tarsus’ta başladı. Film ekibi ve oyuncular, Tarsus halkının yoğun ilgisiyle karşılaştı.

Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Tarsus'ta birçok film çekildiğini, en büyük ilginin "Kurtlar Vadisi Filistin" filminin gördüğünü belirtti. Filmin Tarsus'ta çekilmesinden dolayı mutluluk duyduklarını belirten Kocamaz, Tarsus'un tanıtımı açısından iyi bir gelişme olduğunu söyledi.

Çekimleri Tarsus, Adana ve Mersin’de gerçekleştirilecek olan “Kurtlar Vadisi Filistin”in dev oyuncu kadrosunda Necati Şaşmaz, Gürkan Uygun, Kenan Çoban, Erdal Beşikçioğlu, Nur Aysan, Mustafa Yaşar, Erkan Sever, Zafer Diper ve Umut Karadağ yer alıyor.
5 Kasım 2010’da Türkiye ve dünyada aynı anda vizyona girecek “Kurtlar Vadisi Filistin” filminin yapımcılığını Pana Film adına Raci Şaşmaz üstlenirken, senaryosu Raci Şaşmaz, Bahadır Özdener ve Cüneyt Aysan tarafından kaleme alındı. Filmin yönetmenliğini ise Zübeyr Şaşmaz üstleniyor. Kurtlar Vadisi Filistin’in Özel Efekt (Special Effects) koordinatörlüğünü Mark Meddings ve dublör koordinatörlüğünü Dusan Hyska yapıyor. Görüntü yönetmenliğini Selahattin Sancaklı’nın yaptığı filmin müzikleri de Kalan Müzik’e ait…

Filmin konusu ise şöyle:

Gazze’ye insani yardım malzemeleri götürmeye çalışan gemilere yapılan kanlı baskın üzerine Polat Alemdar ve arkadaşları Filistin’e gitmiştir. Yapılacaklar bellidir: Bu baskının askeri planlayıcısı ve yürütücüsü olan İsrailli komutan ele geçirilmelidir.
Filistinlilerle kurulan ilk temaslar sayesinde hedefine adım adım yaklaşmaya çalışan Polat Alemdar’ı bazı sürprizler beklemektedir. Hedeflerindeki kişi olan Moşe Ben Eliezer’in kural tanımaz gaddarlığı ve teknolojik imkânları işleri zorlaştırmaktadır. Polat, Moşe’ye ulaşmaya çalışırken, Filistin’de masum insanların nasıl öldürüldüklerini görür. Moşe, köyleri yıkmakta, çocukları öldürmekte ve Polat’a yardım eden herkesi hapse atmaktadır. Ancak teknolojik imkânlar ve kural tanımazlık, Moşe’yi kurtarmaya yetmeyecektir.

__________________________________________________________________________________

FİSUN YALÇINKAYA SABAH RÖPORTAJI

'Kurtlar Vadisi Filistin'in kadın başrol oyuncusu Nur Aysan filme övgüler yağdırdı.

Daha önce 'Aşk-ı Memnu' dizisindeki 'Peyker' karakteriyle karşımıza çıkan Nur Aysan, bu kez 'Kurtlar Vadisi Filistin'in kadın başrol oyuncusu olarak ikinci sinema filminde rol alıyor. Necati Şaşmaz, Gürkan Uygun ve Kenan Çoban'la başrolde yer alan Aysan, 'Simone' adlı İsrailli bir tur rehberini canlandırıyor. Adana'daki çekimler sırasında yorulsa da rolü için çok heyecanlı olan Aysan'la keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

ROLE HAZIRLANAMADIM

Nasıl bir film izleyeceğiz?
Çok etkileneceğiniz, şahane bir film izleyeceksiniz. Bir aksiyon filmi ama çok dramatik sahneleri var. Ben çok ağlamam, tutarım kendimi ama burada sahnelere hazırlanırken ağladığım çok sahne oldu.

Oynayacağınız karakterle ilgili de şimdilik sadece adını biliyoruz: 'Simone.' Kimdir, nerelidir?
Annesi-babası İsrailli, ama kendisi ABD vatandaşı, cici, hümanist, ABD kültürüyle yetişmiş bir kızımız. Tur rehberliği yapıyor, turla birlikte Filistin'e gidiyor ve bir şekilde Polat ve ekibiyle bir araya geliyor. Orada yaşanan acıları gördükçe değişiyor.

Biraz köklerini keşfetme hikayesi herhalde?
Öyle de diyebiliriz ama kendini bulma hikayesi demek daha doğru. Bu karakteri oynamaktan dolayı çok memnunum ve heyecanlıyım. İnşallah bu filmle bir yerlere sesimizi duyurabiliriz.

Ne kadar zamanda bu role hazırlandınız?
Bir cuma günü görüşmeye ve deneme çekimine gittim, cumartesi haber geldi, pazartesi buradaydık. Bildiğimiz, anlatmak istediğimiz, anlatamadığımız bir hikayenin içindeyiz aslında. Setimizdeki Filistinli arkadaşımızdan dinliyoruz çok acı hikayeleri. Onların yaralarına merhem olabiliyorsak ne mutlu bize.

'Simone' neler bırakır sizde?
Çok şey bırakır. Çünkü farklı açıdan düşünmeyi, değişimi ve anlamayı öğreniyorum. Biraz da bana benziyor aslında. Ben de çünkü yapma denilen şeyi yaparım, inatçıyımdır da

İÇİMİZ ÜRPERİYOR

Ne söylüyor bu film bize Filistin hakkında?
Çok şey söylüyor. İsrail vatandaşı bir kızın gözünden farklı boyuta giden düşünceleri görüyoruz.

Filistinliler nasıl bakar filme?
Onlar çok işin içinde oldukları, tüm bunları yaşadıkları için üzülürler mutlaka. "Bunları biliyoruz" da diyebilirler ama çok etkilenecekler. Sette Filistinli bir arkadaşımız var, ufak bir rolde oynuyor. O tüm bu hissiyatı biliyor olduğundan bize çok şey katıyor, kendi yaşadıklarını da bizlerle paylaşıyor. O anlatınca içimiz ürperiyor. Yaşamadan bilemeyiz, biz dış gözüz ama filmin içinde sanki orada olanları yaşıyor gibiyiz. Projede yer almamın en büyük sebebi bir yerlere sesimizi duyurabilmek.

'Peyker'le tanındınız. Dizinin bitmesine üzüldünüz mü?
'Peyker' naif, çıtkırıldım biriydi. Tabii kitapta bu kadar yer yok 'Peyker'e. O kadar kötünün arasında bir tane iyi olsun demişler, o da 'Peyker' olmuş işte. 'Aşk-ı Memnu'nun bendeki yeri apayrı. Bittiği zaman çok güzel bir noktada bıraktığımız için çok sevindim ama artık o arkadaşlarımla aynı setin içinde çalışamayacağız. Buna çok üzüldüm.

'Aşk-ı Memnu'da oynarken size "Keşke 'Bihter'i oynasaydı" diyenlere "O rolü oynayamazdım, uygun olmayan sahneler vardı" demişsiniz.
Ben bunu söyledim ama Beren de oynarken çok rahat değildi. Ancak çok güzel canlandırdı. Bir sinema filminde olursa ben de oynarım. Yani bunun çeşitli yolları var. Sen illa ki çırılçıplak soyunup sevişmek zorunda değilsin. Ama dizide oynamam.

Dizide insanların evine konuk olma durumu var o yüzden mi?
Evet, sinema daha farklı, büyülü bir şey. Ama insanlar dizileri çocuklarıyla izliyor. O yüzden yapmam ama başkalarına yapıyorlar diye laf etmek kesinlikle doğru değil.

İyi bir evliliğiniz var, çocuk düşünüyor musunuz?
Şimdilik düşünmüyorum, bir tane var zaten. Ama fikrimi değiştirebilirim. Benim böyle gelgitlerim var. Örneğin keşke bizim ülkemizde kolay olsa da çocuk evlat edinebilsem. Çocuk Esirgeme Kurumu'ndan bir tane alabilsem ama çok fazla şart var. Annenin çocuk sahibi olamaması gerekiyor, çok uzun süre o aile araştırılıyor. En büyük hayalim bu mesela. Çocukları çok seviyorum ama şimdilik biraz uzaktan bakıyorum.

HER ŞEYİ SETTE ÖĞRENDİM

Oyuncu olmanın en çok nesini seviyorsunuz?
Ruh var oyunculukta, farklı insanlar var, farklı insanların dünyalarına giriyorsunuz ve onları izleyiciyle buluşturuyorsunuz. Bu benim acaip hoşuma gidiyor. Hiç olmayan bir karakterin içine giriyorsunuz. Her insanın içinde iyilik vardır, kötülük vardır, kin vardır, ne bileyim mazoşistlik vardır... Ama bunu kimi bastırır, kimi açığa çıkartır. Sen o yazılan karakterde onu dışarıya çıkarıyorsun. İzleyici seni ya çok beğeniyor ya da nefret ediyor. Oyunculuğu sette öğrendim de diyebilirim. Ama şimdi eğitimini almak istiyorum. Haliç Üniversitesi'nde yüksek lisans eğitimine bu sene başlayacağım inşallah.

Hep oyunculuğa mı devam edeceksiniz, moda da okumuşsunuz?
Oyunculuğu çok seviyorum ama okuduğum bölümü, yani moda tasarımını da işimde kullanmak istiyorum. Belki ikisinin birleşeceği bir iş olabilir. Bir dönem filminde kostüm tasarlamak mesela... Çok istiyorum. Örneğin 'İnci Küpeli Kız'ın kıyafetlerini keşke ben tasarlasam" dediğim oldu yani.

'BAL'I ÇOK BEĞENDİM

İlk sinema çalışmanız neydi?
Bu ikinci sinema çalışmam. İlkinin çekimleri bitti, buraya geldim. 'Gişe Memuru', bir sanat filmi. 'Kurtlar Vadisi Filistin'le aynı anda gösterime girecek. Bence 'Kurtlar Vadisi' de çok büyük bir sanat filmi.

Sinemada sanat filmi ayrımı nasıl yapılır?
Bir yerlere bir şeyler anlatabiliyorsak sanattır. 'Kurtlar Vadisi' de bence sanat filmi, 'Gişe Memuru' da.

'Gişe Memuru'nda nasıl bir rolde oynuyorsunuz?
Filmde gişe memuru Kenan'ın hayalindeki kadın anlatılıyor. Hayaldeki bir kadını oynuyorum yani.

Sinemada beraber çalışmak istediğiniz başka isimler var mı?
Bu yıl en fazla beğendiğim film 'Bal'dı, Semih Kaplanoğlu'yla çalışmayı çok isterim mesela.

Daha önce Kurtlar Vadisi'nin takipçisi miydiniz?
Sekiz sene oldu 'Kurtlar Vadisi' başlayalı ve sıkı bir takipçisiydim her zaman. Bir ara maalesef dizi nedeniyle bocaladık ama sıkı takipçisiyim.

SÜS BEBEĞİYDİM, ÇAMURLU KIZ OLDUM

Bu filmde aksiyon sahnelerinde de oynuyorsunuz. Zorlanıyor musunuz?
Süs bebeğiydik, şimdi olduk çamurdan kız. Çok çok mutluyum böyle aksiyon sahnelerinde olduğum için. Burada dövüş teknikleri öğreniyorum. Benim öyle bir sahnem yok ama öğreniyorum. Bu sette herkes çok şey katıyor bana. Burası benim için bir okul, öyle görüyorum. Daha önce aksiyon sahnesinde hiç oynamamıştım. Tabii ki zorladı ama çok iyi bir ekip var. Erdem Ergüney kast direktörü ve oyuncumuz. Bu filmde oynamıyor ama dizide oynuyor, o çok yardımcı oluyor. Hiçbir arkadaşım sakınmıyor bilgisini, ilgisini, alakasını. Burada anladım ki kariyerim bambaşka yere gidiyor.

Mavi Marmara gemisiyle bağlantılı sahneler var mı filmde?
Filmde var o hikaye. Ama nasıl olacağını izleyip göreceğiz. Filmin izleyicileri için sürpriz olsun.

(FİSUN YALÇINKAYA - SABAH)

Kurtlar Vadisi Filistin Filmleri Bir Kısmı Kullanıma Yararsız Hale Gelmiş....